Uçuş yolculukları bir çok insan için keyifli ve heyecanlı bir deneyim iken bazı insanlar için de endişe verici olabilir. Bunlardan biri de kalp hastaları. Özellikle uzun mesafeli uçuşlar olmak üzere uçuş esnasında metabolizma bir kısım değişiklikler yaşıyor, basıncın artması ile birlikte damarlar büzüşüyor ve kan basıncı yükseliyor. Bu da kalp hastaları için risk oluşturabilecek durumlar yaratabiliyor.

Peki kalp hastaları nasıl uçmalı? Alınması gereken önlemler ve dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir birlikte göz atalım.

• Uçuş esnasında kalp hastasının yaşayabileceği en acil ve önemli sorun kalbine dair olan sorunlardır. Vazovagal senkop adı verilen kan basıncının aniden düşmesi ile birlikte gerçekleşen bilinç kaybı ya da doğrudan kalp ile ilgili problemler önlem alınmazsa uçuş esnasında yaşanabilir. Ancak bu durum geçmişe bakıldığında oldukça az yaşanmış olduğu için korkulacak büyük bir durum bulunmuyor.
• Hasta uçuş öncesi mutlaka doktoru ile görüşerek uçuş yapmanın onun için risk taşıyıp taşımadığını ve eğer uçuşu gerçekleşecekse neler yapabileceğini öğrenmelidir.
• Uçuş öncesi ve esnasında hasta bol bol su tüketmelidir. Aynı şekilde uçuş öncesi ve sırasında kesinlikle alkol tüketilmemelidir.
• Kalp hastalarının uçak yolculuğu ile ilgili en çok merak edilen konulardan biri kalp krizi geçirmiş bir kişinin uçak yolculuğu yapıp yapamayacağı olur. Hasta geçirdiği krizden en az 2 hafta sonra doktor kontrolünden ve onayından geçerek uçak yolculuğu yapabilir. Yalnız uçuş öncesi hastaya efor testi yapılarak durumunun tespit edilmesi gerekir.
• Bir diğer merak edilen konu ise by-pass sonrası yapılacak uçak yolculukları. By-pass geçirmiş hastaların ilk bir hafta kesinlikle uçuşlarına izin verilmez. Komplikasyonsuz by-pass durumlarında ise yaklaşık 2 – 3 hafta sonra hastanın yolculuk yapması uygun görülür.
• Hastanın kalp rahatsızlığı olduğunu uçuş öncesinde havayolu şirketine bildirmesi gerekir.
• Kontrolsüz kalp yetersizliği olan ve bacak damarlarında pıhtı tespit edilen hastalar tedavi olmadan uçak yolculuğu yapmamalıdır.
• Kalp hastaları eğer mümkünse tek başına değil bir refakatçi ile seyahat etmelidir. Eğer uçuş esnasında terleme, bulantı, kusma gibi durumlar yaşanırsa refakatçiden yardım istenmeli kabin görevlileri derhal bilgilendirilmelidir.
• Hastanın kalp ve dilaltı ilaçları etiketlenerek kendisinin ya da görevlilerin kolay ulaşılabileceği bir yerde tutulmalıdır.